- küllenmek
- nsz1. küllemek 的被动态: Ateşin üzeri küllendi. 火上覆盖了一层灰。Hepsi küllenmiş, işe yaramaz bir hâle gelmişti. 一切都化为灰烬, 无法再使用了。2. 转́ (痛苦, 厌烦等)平息, 减轻: Acısı küllendi. 他的痛苦慢慢缓解了。
Türkçe-Çince Sözlük. 2014.
Türkçe-Çince Sözlük. 2014.
küllenmek — nsz 1) Genellikle ateşin üzerinde kül oluşmak 2) mec. Bir acı, bir sıkıntı unutulur gibi olmak İçimin ateşi hiç küllenmedi. Seneler geçtikçe daha alevleniyor. Evlat acısı bu ... H. R. Gürpınar … Çağatay Osmanlı Sözlük
hâllenip küllenmek — kendi imkânlarıyla iyi kötü geçinip gitmek, kendi yağıyla kavrulmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
içinin ateşi küllenmek — sıkıntıdan kurtulmak İçimin ateşi hiç küllenmedi... Yıllar geçtikçe daha alevleniyor... Evlat acısı bu... H. R. Gürpınar … Çağatay Osmanlı Sözlük
hâllenmek — nsz 1) Yeni bir duruma girmek, değişmek 2) Kendinden geçmek, bayılır gibi olmak 3) e, argo Bir şeye karşı istek duymak Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller hâllenip küllenmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
iç — is. 1) Herhangi bir durumun, cismin veya alanın sınırları arasında bulunan bir yer, dâhil, dış karşıtı Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir. Ç. Altan 2) Oyuk şeylerin boşluğu 3) Cisimlerin yüzeyleri arasında kalan her nokta Tahtanın içi… … Çağatay Osmanlı Sözlük
küllenme — is. Küllenmek işi … Çağatay Osmanlı Sözlük